main_02.jpg

b12.gif

ANA SAYFA
MiYENDiS'iN DÜNYASI
FAHRi'NiN DÜNYASI
FAHRi CUMHURiYETi
YEDiK-iÇTiK-GÖRDÜK
KALEMiMiZ DE PEK KANLIYMIS...
SPOR STÜDYOSU
TÜRKiYE'Yi KURTARIYORUZ...
BiZ YAPTIK, OLDU...
TÜYO VERiYORUZ...
KAZIK YEMEYiN..!
GICIGIZ...
ÖZDE "ENTEL" DEGiLiZ...
iTiRAF EDiYORUZ..!
BiZ "O" OLSAYDIK...
LiNK'O LiNK'O SiSELER...
iPLiGiMiZi PAZARA ÇIKARIYORUZ..!
SEVGiLi GÜNLÜK...
FOTO NEJAT
ARKA SAYFA
SORUYORUZ.?!
NE DiYOSUUN..?
pic-13.jpg

atom_1.gif

atom_2.gif

     

 Gıcığım, gıcıksın, gıcık... Gıcığız, gıcıksınız, gıcıklar...

atom.gif

LÜTFEN!!!
serbülent yazıyor...

foto-3_tn.jpg

 

 

"Meclis 2005 yılı emekli ikramiyelerini açıkladı."

 

Aşağıda bazı isimler göreceksiniz. Bunlar kendi mesleklerinin önde gelen ve başarılı insanları. (hoş başarıları tartışılabilir) Benim ricam tabi eğer bu siteye girer ve okurlarsa yüzleri daha fazla eskimeden biran önce emekliye ayrılmaları. Sizi bilmem ama inanın artık bana bu insanlardan daral geldi. Kusura bakmasınlar ama baydım bee… İlim beee… Nerelerdesin bee….

 

1. DENİZ BAYKAL:

Baba iyi hoş güzel, çıkıp bağırıp çağırıyorsun, şunu özelleştirmem, bunu yedirmem diye lakin yıllardır biz hep senden icraat yerine laf dinlediğimiz için inan artık inanmamaya başladık. Hatta bir alt neslimiz seni Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan’ın bir üst nesli mizah ustası falan olduğunu düşünmeye başladı. LÜTFEN…

 

2. KAYAHAN:

Çok güzel şarkıların var, haksızlık edemem ve seni inan takdir ediyorum. Ben de bir gitar çalar olarak aynı telden yüz yıllardır binlerce besteyi nasıl yaptın inanılmaz ama gerçekten sıktın usta be. Ya kullandığın beste telini değiştir ya  da bize bir iyilik yapıp sektör değiştir. LÜTFEN…

 

3. HAKAN ŞÜKÜR:

Şabansın mabansın, topu kaval kemiğinle istop ediyorsun ama her şeye rağmen bizlerin gözlerine inanmadığı golleri atmayı becerebildin. Özellikle GS’nın Uefa zaferini aldığı yıllarda. Lakin artık kabak tadı vermeye başladın. Koskoca milli takımda bile yerinin doldurulamayacağı tartışılırken ben olaya başka bir açıdan yaklaşıyorum. Gol atma kardeş artık, jübile yap, yalvarıyorum. LÜTFEN…

 

4. MEHMET ALİ ERBİL:

Yaw biliyorum seninki de çok zor. Doğal ihtiyaçlarını karşılamak için para kazanmak zorundasın ama bu doğal ihtiyaçlarını tekrar gözden geçirsen belki emekliye ayrılırsın ve bizde o yüzümüze yüzümüze salladığın parmaktan kurtulmuş oluruz ne dersin ha. LÜTFEN…

 

5. İPEK ONGUN:

Hala kitap yazıyor musun bilmiyorum ama geçmişte yazdıkların bile bir evin rafını doldurmaya yetiyor. Bu genç kızların amma çok derdi varmış be, ciltlerce kitap yazdın ama bitiremedin. Bırak nolur, LÜTFEN…

 

6. PAPA 2NCİ JEAN PAUL:

Dur ya sen ölmüştün değil mi, Serbülent kendine gel, LÜTFEN…

 

7. İSMET NİYAZİ:

Baba bitir artık şu okulu, bu öğrencilik sıfatı üzerine dar gelmeye başladı artık, bak cinsel tercihlerin konusunda yanlış düşünmeye başlayacaklar. (nasılmış ben yokken giydirmek he he) LÜTFEN…

atom.gif

'Orkid', nereye kadar.!?
ismet yazıyor...

foto-1_tn.gif

 

"Derslerimdeki üstün başarıyı,

her sınav öncesi kullandığım

kadın bağına borçluyum..."

 

“Çünkü bende ne akıl, ne mantık - hiç bişey yok... Varsa yoksa kanatlı ped: Kapak dahi çevirmemiş olsam da, en zor sınavlarımı bile orkid kullanarak rahatlıkla geçebiliyorum...

Sınavlar şöyle dursun; arkadaşlarımla ve ailemle olan her türlü münasebetimde ve günlük yaşamımda da başarımın tek bir sırrı var, o da Orkid Ultra...”

 

Her ne kadar şaçma gözükse de, dikkat ettiyseniz piyasadaki ped reklamlarının 90%’ının ana teması bu arkadaşlar..!

 

Pekii; bu deli saçmalığının sonucunda, fatura kime kesiliyo biliyo musunuz..? Biz, erkeklere... İster inanın ister inanmayın ama durum aynen budur:

 

“Çocuk da yaparım kariyer de – hatta, gaza gelip (kucağımda çocuk Everest’in tepesine tırmanırken) geğirerek bir seferde ‘United Colours of Benetton...’ bile diyebilirim...”

orkid.jpg

"Bugün Rozi günüm, ki bu bağlamda erkek arkadaşımı her şekilde oyma hakkına sahibimdir...”

 

“Molped’in vaa mı..? gibisinden abuk subuk sorular soraraktan caddelerde dolaşıp sosyal terör estirebilirim – ve fakat bi erkek bana (benzer bi şekilde) prezervatifin vaa mı..? diye sorarsa, vay sappık deyip çığlığı basma hakkına da her daim sahibimdir...”

 

“Alldays kullandığım sürece; şirket toplantısının tam ortasında içeri dalıp, o ana kadar tahtaya yazılmış olan ne var ne yoksa herşeyi silme hakkına sahibimdir... Ne yazdıklarını bilmem önemli değil, nasıl olsa burda Alldays kullanan bir tek benim – bu yüzden, en iyisini ben bilirim mutlaka..! (yuh artık.!!)”

 

“Çektiğim acıları anlamaları için, erkeklerin bacak aralarına top güllesi savurmalıyım... Ancak öyle anlayabilirler çektiğim sıkıntıyı - çünkü ben salağım ve anlatamıyorum derdimi konuşarak..!”

 

“Başarı kaçınılmaz, çünkü Orkid kullanıyorum...”

 

türünden abuk subuk bi sürü zırvalıkla şişiriyolar hatunları gibime geliyor... Onlar da; tatminsiz, sürekli sabit bi mutsuzluk hali içinde yaşayan, hayattan ne istediğini bi türlü kestiremeyen acayip tiplere dönüşüyeriyolar sonra...

En nihayetinde de, bu hasta tipler biz erkeklerin elinde patlıyo.!!!

 

Şu kabul edilebilir bir gerçektir ki; adet dönemi dedikleri olay ciddi bi fizyolojik ağrı ve sızı vermekte bünyeye, psikolojik takıntısı da çok... Çok ama, be birader biri de çıkıp söylemiyo mu bu hattun kişilere:

“Kızım bak, hayat sadece kadın bağıylan gitmez; akıllı ol... Kariyer falan Orkid’le olmuyo öyle, çalışmak da lazım beynini işletmen de gerekiyo çoğu zaman...

Sen hiç CV’sine ‘Orkid de kullanıyorum’ diye yazan bi müdire hanım, bi patroniçe gördün mü ki ömrü hayatın boyunca, a saf kızım..?” diye.?!

 

Sonunda; Tatmin Piramidi’ni de tepetaklak ettiniz be a petek dokulu beyinliler, a ultra kanatlı ibişler siziii...   

 

Önemli Not: Bu arada, Bizim bi arkadaş harbi harbi bi seferde geğirerek ‘United Colours of Benetton...’ diyebiliyodu. Bire bir şahidiyim bu olayın..! Ohannes diyorum..!

Bak bu adam, bunu CV’sine kesin yazmalı bence...

atom.gif

çal, çırp... ve yok ol..!
ismet yazıyor...

foto-1_tn.gif

 

 

"Size keriz... pardon,

baba diyebilir miyim..?"

 

Uzunca bir süredir, eski Yeşilçam ve Hollywood filmleri izlemekteyim. Bilgisayar başındayken, bi yandan da televizyonu açıp onlara kulak kabartmak hoşuma gidiyor. SineKlasik olsun, Yeşilçam TV olsun; ara ara da Star ve Show TV gibi ulusal kanallar sayesinde birçok eski yapımı, birden fazla izlemişliğim var.

Herneyse, ilk başlarda herşey normaldi dostlar. Fakat zamanla, Yeşilçam yapımı bazı filmler gözüme batmaya başladı: Senaryoları, o günün Türk filmi anlayışından çok uzağında olan; teoride ilginç ve fakat pratiğe vurulup da montajı tamamlandığında saçmalığın dik alası bir hal alan bu tip filmlere gıcık olmaya başlıyordum yavaş yavaş...

 

Ve bir gece (o, bu gece oluyor...) sanırım 60’lardan kalma eski bi Hollywood filmi izlerken, o eksik parça da yerine oturdu ve birden tüm resim meydana çıktı.

ayhan_isik.jpg

Meğer, Yeşilçam’ın batışı tesadüf değilmiş arkadaşlar... Meğer, yıllarca Yeşilçam; Amerika gibi tırt bi ülkenin sinamasından konu araklayıp araklayıp film yapmış; sonra da Türk halkına dayamış...

Ve bunu yaparken bile, beceriksiz bi şekilde herşeyi eline yüzüne bulaştırmış:

Bahsi geçen o Hollywood filminin Türk versiyonunu zamanında; Ayhan Işık, Türkan Şoray ve Ayşecik’le çevirmiş Yeşilçam... Biliyorum, çünkü o aptal filmi en azından beş kez izlemişliğim var. Filmin senaryosu neredeyse aynı, tabii birkaç küçük farkla:

 

Mesela Ayşecik film boyunca (orjinal filmdeki küçük oyuncunun aksine); olgun bi insanın dahi kurmakta zorlanacağı abidik gubidik cümleler sarfetmekteydi o fındık kadar beyniyle (lanet olsun yau, elin gavuru yapıyo işte... deli olucam, o filmdeki çocuk gerek hareketleri gerekse replikleriyle hakkaten de çocuktu işte  – bizim ayşecik gibi mutant’a benzemiyodu..!)

Ve bizde; iyi, çok iyiydi... Kötü de, çok kötü... Millet sinemaya gidip ağlasın diye, gözüne gözüne sokuyordu Yeşilçam her acıklı kareyi – orjinalinin aksine. Ve onlar böyle yaptıkça, film dayanılmaz bir hal alıyordu.

Bu nedir yaa, çalıyosun baari dooru dürüst çal..!

 

Filmin teknik eksikliklerinden bahsetmiyorum bile (Orjinali renkli olan filmin Yeşilçam versiyonu siyah beyazdı mesela, onların filminden sonra çekilmiş olmasına rağmen... Ve sonradan seslendirilmişti...)

 

Ve geç de olsa kızgınlıkla farkettim ki, izlediğim dönemin birçok Yeşilçam filmi aslen, Hollywood sinemasının kötü birer kopyasından ibaretti – o kadar.

İşte heybetli Türk sinemasının geçmişi ve gerçeği buydu..! Ne acı...

atom.gif

yerli yabancı "top 10" listesi
serbülent yazıyor...

foto-3_tn.jpg

 

 

Ne dinlenir,

Ne dinlenmez..?

 

YABANCI Dinlenir

1.   Megadeth                          

2.   Stratovarius            

3.   Sentenced             

4.   Iron Maiden            

5.   Scorpions                          

6.   Judas Priest                                  

7.   Guns’n Roses                    

8.   Alanis Morisette                 

9.   Skid Row                           

10. Evanescence                      

                                                

                                              

YABANCI Dinlenmez

1.   Beyons *

2.   Destiniis Çalyd *

3.   Enriko İnglesyas

4.   Kristina Agulera *

5.   Britni Spiirs *

6.   Limp Bizkit

7.   Elvis Piresli

8.   Glorya Gaynır

9.   Rolling Sıtons

10. Erik Merik Junyor (kusura bakma Necasettin)

 

YERLİ Dinlenir

1.   Kıraç                                  

2.   Feridun Düzağaç                 

3.   Şebnem Ferah                    

4.   Funda Arar                         

5.   Pentagram                          

6.   Edip Akbayram                   

7.   Barış Manço           

8.   Candan Erçetin                   

9.   Whiskey                             

10.  Nilüfer                                

 

YERLİ Dinlenmez

1.   Teoman

2.   Hande Yener *

3.   Petek Dinçöz *

4.   Gülben Ergen *

5.   Hülya Avşar *

6.   Kurban

7.   Özcan Deniz

8.   Ümit Besen

9.   Rafet El Roman

10. Erol Büyükburç (Bkz. Ybncı Dinlenmez No:7)

 

* ile belirtilmiş sanatçılar, divalar ve benzeri arkadaşları dinlemek dışındaki fikirlere hiçbir itirazım yoktur…

atom.gif

atom.gif

'Permatik': En şahane traşşş...
serbülent yazıyor...

foto-3_tn.jpg

 

 

Set ve fırıldak

erkekler Permatik kullanır...

 

Yıllarca hep kandırılmışım, hep yanılmışım. Ben hep Permatik’i bir Türk markası sanır ve onunla gurur duyardım. Lakin işin aslı öyle değilmiş. Adamlar öyle güzel bir marketing (ing vurgusuna dikkat) yapmış ki vallahi açıkçası ben yutmuşum bu yalanı. Üstelik bırakın Türk markası olması geyiğini bugünlerde de harika bir reklam kampanyası başladı. Sert erkekler permatik kullanır hesabı. Doğru ya erkek acı yer, iyi içki içer, kıllı olur, namus için adam öldürür. İşte böyle hem gençliğimizin beyni yıkansın hem de çaktırmadan aynı imajı çizen Türk markası Derby’nin pazarından pay kapılsın. Oldu ya, vallaha kusura bakmayın ama Hakan Abi bunu yemez…

atom.gif

en ideal sevgili
serbülent yazıyor...

foto-3_tn.jpg

 

 

Serbülent'in ideal sevgilisi...

 

1. İzlediğiniz futbol maçının en kritik dakikasında televizyon görüşünüzü kapatıp sen benimle hiç ilgilenmiyorsun demeli. Hatta televizyona olan ilginizi kırabilmek için cinsel oyunlara başvurup sizin dikkatinizi dağıtmalı. Sırf futbol maçını izlemeyesiniz diye size sunduğu cinselliği de ret ettiğinizde, bir dahaki sizin cinsel birleşme talebinizde bu olayı hatırlatıp size eziyet etmeli.

 

2. Selaymün aleyküm, eywallah gibi şu anda ciks gençliğin trendi olan deyimleri kullandığınızda sizi anadolu’lu veya taşralı olmakla suçlamalı ve siz ona Özcan Deniz’in neden prim yaptığını sorduğunuzda cevap verememeli.

girls_01.jpg

3. Sizin önemli sınavınız şöyle dursun, sevgilinizin bitirme tezini hazırlamak için gecelerce sabahladığınızda değil size bir kahve koymayı, 11-12 gibi kafayı vurup yatmalı ve daha sonra sizin onun tezini hazırladığınız zaman için onunla hiç ilgilenmediğinizi iddia etmeli.

 

4. Oyuncak falan hiç mesele değil, sizin hobilerinizi geçin, bundan sonraki hayatınızı onun hobileri için geçirmenizi talep etmeli.

 

5. Onunla uzun alışverişlerden zevk almadığınızı dile getirdiğinizde, eski erkek arkadaşının hiç de böyle davranmadığını size hatırlatmalı. Siz de o zaman onunla alışverişe çık demeyi kendinize yediremediğiniz için uzun alışverişlerden zevk almayı öğrenmelisiniz.

 

6. Çiçek dediniz de aklıma geldi, kadınlar veya anneler günü gibi özel bir günde sizin ona, annesine ve hatta ablasına göndereceğiniz çiçeğin kendi annenize göndereceğinizden daha çabuk yerine ulaştığını kontrol etmeli.

 

7. Dağınıklığınızdan şikayetçi olmasına karşın eve dağıtmak için ekstra çaba sarf etmeli ve hatta evinizin dağınıklığını düzeltmezseniz size bir daha gelmeyeceği tehdidini savurmalı.

 

8. Kavga ve bana bir kahve koyar mısın ha, kalk da kendin koy ayı demeli bence.

girls_02.jpg

9. Ya ne alakası var ya, size bir saat kadar uzun bir süre ulaşamadığında, sizin başınıza kötü bir şey gelmesi gibi bir ihtimali hiç düşünmeden ve bunu size söylemeden, size fırça çekmeli. Hatta artık seni hiç aramayacağım demeli ve siz onu günde 10 sefer ve birkaç gün üst üste arayana kadar da aramamalı.

 

10. Kural 10, kız arkadaşlar hiçbir zaman kaybetmez.

 

İşte bunlar da benim ideal sevgili Kopenhak kriterlerim. Anlımda enayi yazmıyor ama Niyazi bilir cidden böyleyim işte ben. Güzel ve bekar bayanlara (aynı zamanda bu kadar şımarık, küstah ve nankör) duyurulur.

atom.gif

ismet, listeyi kritize ediyor...
ismet yazıyor...

foto-1_tn.gif

 

 

Serbülent'in listesine

tokat gibi cevap..!

 

Hımm, Yabancı Dinlenir’den başlayalım..:

Megadeth’i tartışmadan geçiyorum, kesinlikle dooru seçim... Stratovarius dedin, beni FRP baltasıylan (double axe) ortadan ikiye böldün; bir dooru seçim daha. Sentenced ve Skid Row tartışılır; iyi ama ne kadar iyi..? Yani Queen ve Oasis gibi gruplar dururken, TOP 10 listesinde boşuna yer işgal etmiyo mu bu çömezler..? Iron Maiden ve Guns’n Roses: adları yetiyo; onlara da eyvallah... Ve Judas Priest: Viktor Levi sonrası Karavan – Touch of Evil... Evanescence, yeni neslin yüzakı... Gelelim Alanis Morissette’e... Sen bu kızcaaza biraz torpil yapmış olmayasın eski hatıralara hürmeten..? ;) Herşeye rağmen, kabulümüzdür.

mustaine.jpg

Scorpions ise tam bi muamma..: Since You’re Gone... Sonra değişim rüzgarları (ki bu şarkıya, SSCB’nin yıkılmasına arka fon müzii olduğu için ayriyeten gıcığım... Bi de Pet Shop Boys'un Go West adlı şarkısı: İlkin verdiler garibanlara gazı, sonra da sefilliğe terkettiler. Herneyse, konumuz bu değil.). En sonunda da Alien Nation..? Sonuç: Klasik bir ‘Bir zamanlar kartaldı...’ vakası.

 

Sırada, Yabancı Dinlenmez listesi var:

Beyons, dinleme tamam da en azından izle be abi... Destinis Çayld: bu listede olmasına kesinlikle katılmıyorum; sonuçta ‘I am a survivor...’. Aynı şekilde Kristina Agulera; R&B tanrıçası çarpar adamı walla, bu listeye koymakla büyük bi hata yapmışsın... Enriko İglesyas ise dooru bir seçim, babası neydi ki kendi ne olsun..?. Britni Spiirs ve Glorya Gaynır, zaman zaman (sonuçta parti ortamlarında Symphony of Destruction’la dans edemezsin... Yok edebildiğini iddaa ediyosan, şu dakikadan itibaren seni tanımıyorum..!)...

christina.jpg

Önceden iki üç şarkısını severdim; taa ki, Japonya’da taklitleri arasında yapılan yarışmadaki o ucubeleri görene kadar: iyykk, onlarca capon elvis; az biraz benzeseler baari.. (bu arada; nedir bu capon’lardaki yankee özentiliği ve yalaklığı, anlayabileniniz var mı.!?)... Erik Merik Junyor da kim lan..? (Neco, harbi bu ne olum..?). Ve son söz: Var ise tek bir veto hakkım, o da Rolling Sitons’un bu listede olmasınadır... Anlaşılan, hiç siyaha boyamamışsın sen... Yazık.

 

Yerli Dinlenir listesine ise diyeceklerim;

Neredeyse tamamına onay veririm – bir kişi hariç: Barış Manço... Nedenlerini burada tartışmak faydasız, çünkü geleceğimiz nokta şu olacak:

Serbülent: “Abi, ben Barış Manço’nun müziğinden bahsediyorum...”

Eywallah, sonuçta Koala’m ve ben bu konuda farklı düşünüyoruz, o ayrıı... ;)

 

Yerli Dinlenmez listesinin altına düşeceğim notlar ise şunlar;

Bu listede de hemfikiriz... Ancak, Teoman ve Kurban’ın canlı performansları gerçekten çok iyi, tavsiye ederim. Özellikle Kurban, sahnede kurtadama dönüşüyo – çoook eğlenceli.

umit_besen.jpg

Haaa, ve bu listede isminin olmasına KESİNLİKLE KARŞI ÇIKACAĞIM tek isim: ‘Ay lav yu, ay lav yuuu / du yu lav mi, yes ay duu...’ faciasına rağmen; ‘Nikah masasına oturdun işte / Katlanmak çok zormuş böyle sevince / Sana mutluluklar, sözüm kardeşçe / At artık imzayı, git bir an önce...’ İmza: Ümit Baba.

 

Önemli Not: Bu arada, Ümit Besen’in internet sitesindeki (official mı bilmiyorum ama, Google’da aratınca ilk bu site çıkıyor.) navigation bardaki ilk buton: ‘Tüm İllerde Hava Durumu’… Bu ne yaa..? Merak edenler için :

http://www.umitbesen.com.tr.tc/

atom.gif